Bir sonbahar burukluğu var üzerinde satırlarının. Bu mevsimde bile üşüyor yine de ellerin. Son rötuşlarını yaptığın bir kadın heykeli kadar
u m a r s ı z bakışların.. Kirlenmesin diye üzeri örtülen koltuk takımları gibi
z i y a n edilmiş ömrünün her bucağı. Bekleme salonundaki kül tablasında unutulmuş bir sigara gibi boşa gitmiş her nefesin. Ziyan edilmişsin. Harcanmışsın kuruşuna kadar. İçi emilip kabuğu atılmış bir salyangoz gibi kalmışsın. Kurumuşsun..